1 Temmuz 2009 Çarşamba

RESÛLULLAH (S.A.V.'İN NÛRUNUN YARATINMASI

Şefâat denizinde, bin yıl (Rabbim Rasbbim) dedi.

Nasîhat denizinde, iki bin yıl (İlâhım, İlâhım) dedi.

Şükür denizinde üç bin yıl (Efendim, Efendim) dedi.

Sabır denizinde dört bin yıl (Yâ Ehad, yâ Ehad) Ey bir olan ey bir olan. De di.

Cömertlik denizinde beş bin yıl (Yâ Vâhid, Yâ Vâhid) dedi.

İnâbet denizinde, altı bin yıl (Yâ Vâcid yâ Vâcid – ey vücûda getirici, ey vâr edici) dedi.

Yakîn denizinde yedi bin yıl (Yâ Aliyyu, yâ Aliyyu – Ey Yüce olan, ey Yüce olan) dedi.

Hilm denizinde, sekiz bin yıl (Yâ Azîm, yâ Azîm – Ey Ulu olan. Ey Ulu olan) dedi.

Kanâat denizinde, dokuz bin yıl (Yâ Raûf, yâ Raûf – Ey çok esirgeyen, ey çok acıyan) dedi.

Muhabbet denizinde, onbin yıl (Sübbûhün, Kuddûsün, Yâ Allâh, yâ Kerîm – Ey kusurlardan arı duru olan, ey hiçbir eksiği bulunmayan, Yüce ve Ulu Allâh) deyip tesbîh eyledi. Allâhü Teâlâ bu deniz kenarında nûrdan bir konak yarattı ki, yerden ve gökten yetmiş def’a büyüktür. Bu konakta yedi yüz makâm yarattı. Bu makamlar şunlardır.

Tevhîd (Allâh’ı bir olarak tanımak) Makam’ı Ma’rifet (Allâh’ı ma’bûd olarak tanımak) makâmı îmân makâmı İslâm makâmı, Havf (Allâh’dan korkmak) makâmı, Recâ (Allâh’dan ümitli olmak) makâmı, Şükür makâmı, Hudû ve Huşû (Allâh’a karşı alçak gönüllü olmak ve boyun eğmek) makâmı, inâbet (günâhı terk edip, Hakk’a dönmek) makâmı, Haşyet (Sayğı ile beraber korku) makâmı Hayret (hayran kalma) makâmı, Kanâat (tok gözlülük) makâmı irâde makâmı ve en son. Muhabbet (Allâh’ı sevmek) makâmı. Hepsi yedi yüz makâmdır. Bunların her birinde Resûlullâh’ın nûru biner yıl kaldı. En son Muhabbet makâmına geldi, bin yılda bu makâmda durdu. Sonra Yüce Allâh’tan bir nidâ geldi

Devamı var Alıntıdır…

Hiç yorum yok: