- 35 –
MELEKLERİN ÂDEM (A.S.)’A SECDE ETMELERİ VE İSİMLERİN
ÖĞRETİLMESİ
Yüce ve Ulu olan Allâh, her şeyin en ince ayrıntılarını ve özelliklerini, isimlerini, niteliklerini, her türlü usül ve kanunun ilimlerini ve her çeşit san’atı ve âletlerin nasıl kullanıldığını Âdem (a.s.)’ın kalbine bildirdi. Sonra, kıyamete kadar gelecek olan evladının konuşacağı lisanları ve kullanacağı lügatleri ve her birinin ayrı ayrı isimlerini bildirdi. Melekler Âdem (a.s.)’ın üstünlüğünü kabul edip faziletini itiraf ettiler ve Allâh’ın emriyle bir taht yaptılar ki, yedi yüz ayağı var idi. İki ayağının arası birkaç yıllık yol idi. Âdem (a.s.)’ı bu taht üzerine bindirdiler. Mübarek boynuna ve pazusuna cennet cevherleriyle süslenmiş zînetler ve parmaklarına cennet’ten getirilmiş yüzükler taktılar. Saadet elbisesini arkasına ve kerâmet tâcını başına giydirdiler. Âdem (a.s.) ne zaman gülümsese dişlerinin nûru güneş ışığı gibi âlemi aydınlatır ve nereye dönüp baksa, alnında, Hz. Muhammed (s.a.v.)’in nûru, ayın on dördü gibi ışık saçardı. Kısacası melekler, Âdem (a.s.)’ın güzelliğine hayran kaldılar ve onun sûretinde Allâh’ın kuvvet ve kudretini görüp: “Yaratanların en güzeli olan Allâh ne Ulu’dur” dediler ve bunu dillerinden düşürmediler. Hak Teâlâ meleklere: “Âdem’in tahtını boynunuza alıp gökleri ve çevresini gezdirin ve Arş’ın yanına bırakın” diye emretti. Melekler emri yerine getirdiler. Sonra meleklere: “Âdem’e secde edin” buyurdu. Önce Cebrâil (a.s.) secde etti. Sonra sıra ile Mikâil, İsrâfil, Azrâil ve sonra bütün melekler secde eylediler. Önce bu dört melek secde ettiği için Yüce Allâh, Cebrâil (a.s.)’ı peygamberine vahy göndermekle görevlendirdi. Rızıklar hânesinin anahtarlarını Mikâil’e verdi. Kur’ân-ı Kerîm’in tamamını İsrâfil’in alnına yazdı. Azrâil’e de, sevgiliyi sevgiliye kavuşturan ölüme vasıta kıldı. Diğer meleklere de günahsızlık beratı yazıldı. İblîs de gururunda secde etmediği için kovuldu. Allâh’ın lânetine uğradı.
Devamı var Alıntıdır…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder